12 Mart 2016 Cumartesi

Hiç Gördün mü

Sen hiç ilkbaharda karın kalkışını gördün mü
Fırtına sıkıştırmış sertleştirmiş kürtük olmuş
Yer nefes verende kar altından suyun akışını gördün mü
Ve daha sonra rüzgar yağmur hızlı eriyen kar 

Sel oluşup çanağından çıkışını gördünmü
Yeşillik çıtarır yavaş yavaş bitişini gördün mü
Karğın suyu coşup bazı kayaları söküşünü gördün mü
Çiftçi sabanını sürüp tohum serpişini gördün mü

Sen hiç nisan yağmurlarında şimşek çakışını gördün mü
Sen hiç baharda kümes hayvanlarının yumurtadan çıkışını gördün mü
Sen hiç koyun sığır ve hayvanlar yavruladığını gördün mü
Sen hiç çoban kuşları kırlangıçların havada sabit durup ötüşünü gördün mü

Sen mayıs geldiğinde türlü çiçekler tomurcuk döküşünü gördün mü
Evelik yemlek madımak kangal boğa dikeni topuz çıkışını gördün mü
Kelebekler renk renk sessiz uçup çiçeklere konuşunu gördün mü
Otlar üzerinde konup cırcır böceklerinin ötüşünü gördün mü

Süpürge otu büyüyüp olgunlaşıp kıvamına gelende 
Bir şele yüklenip eski bir samanlığa serip üzerinde yattın mı
Ve samanlığın üstü toprak yapı yırtıklarından sarkan güneş ışığını gördün mü
Ve o serdiğin süpürgenin üstünde uzanıp dinlenip yattın mı

Orada bir arı vız vız ninni gibi baş ucunda vızıldar
Sende o serinde dinlenip vızıltı ninnisiyle hiç uyudun mu
Uyandığında içeri o yırtıklardan sarkan günün batışıyla gitmiş 
Ve gerleşip o taze çiçek kokulu otun üstünde uyandın mı

Sen hiç kaynak suyunun kaynağından çıkışını gördünmü
Sen hiç şelalenin kayalıktan uçuşunu gördünmü
Hiç derelerin ırmaklarla karıştığı yerleri gördünmü
Çayırlarda tırpanla ot biçip tırmıkla ot topladınmı

Sen hiç patosa sap atıp yandan den arkasından
Saman aldınmı sen hiç kolkuvvetiyle dişliği
Dönderip pervaneyi hızlandırıp saman savurdunmu
Sen hiç buğdayı ovalayıp sacın üstünde kavurga kavurdunmu

Sen hiç karşılıklı kayalara çıkıp birbirine çığırdınmı
Sen sen hiç tandır çamuru çığnayıp yoğurdunmu
Yaylalarda kuzu kesip çevirme yapıp dostları yemeğe çağırdınmı
Sen hiç dara düşüp kimseyi imdadına çağırdınmı

Sen hiç felaket olduğunda kuşların uçuşunu gördünmü
Sen hiç civcivlerin anasının kanadının altında yatışını gördünmü
Sen hiç aç kurdun sürüden kuzuyu kapışını gördünmü
Sen hiç hasat zamanı kök bitki söküşünü gördünmü

Sen bu meşakkatli köy hayatını sütten kaymak yapışını gördünmü
Bazen ava çıkıp kayalarda kınalı keklik ötüşünü gördünmü
Köylülerin hasat bitip değirmende un öğütüşünü gördünmü
Artık rahatlayıp oğul kız evlendirip düğün yapışını gördünmü




Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Gara Bağım

Azerbaycanın balası Otuz il çekti arası Ancak ki geldi sırası Garabağım garabağım /////////////////////////////////////////////// Türk dünya...